Birgün şehrin kalabalık merkezinde öğle vakti bir çay solonu önündeki masada çayımı yudumlarken,70 yaşlarında yaşlı bir kadın yanımdaki tabureye güç bela ulaşıp oturdu.
Garsondan bir çay istedi. Çayını yudumlarken bana cebinde bir çay parası kadar parasının olduğunu,hiç bir bakanının bulunmadığından bahisle karnından ameliyatlı olup sağlık cüzdanını gösterip tedaviye gelip gittiğinden bahsetti.
Sabah kahvaltısı yapmadığını söyleyip karşıdaki Lokantaya derdini anlattığını lokanta sahibi öğle müşterileri gittikten sonra gelmesini söylediğini ifade etti..
Ben aç beklemesini içime sindiremedim.Cebimde kalan 20 YTL nin 10 YTL'sini kadına verip hemen karşıdaki lokantaya gitmesini ve mutlaka parasını vererek öğle müşterileri ile yemek yiyebileceğini ifade ettim.Lokantaya gitti.Yemeğini yedi çıktı.Ben Lokantaya giderek kadına yemek için gerekli parayı verdiğimi yemek parasını ödeyip ödemediğini sordum.Lokanta sahibi kadının para çıkarmadığını karşılıksız yemek verdiklerini söyledi.Bunun üzerine kadının hareketini doğru bulmayıp kendisinin önüne geçerek yaptığı hareketin yanlış olduğunu, paramı geri vermesini yediği yemeğin parasını ödeyeceğimi söyledim.Geri vermedi.Bende hakkımı helal etmediğimi,yarın Allah'ın önüne nasıl çıkacağını sordum.
Umursamadı bile !.
Yürümekte zorlanan o yaşlı kadın önümden öyle hızla uzaklaştı ki ben sadece arkasından bakakaldım.